2004 yılının son onbeş yılın en fazla motosiklet satıldığı yıl olduğunu zannediyorum. Bunu yıl sonu istatistiklerinden daha net göreceğiz. Bu elbette motosikletin önem kazanması bakımından son derece memnuniyet verici.
Yaygınlaştırıldığında Türkiye ekonomisine sağlayacağı faydalar herkesçe bilinmektedir. Ancak motosikleti temsil eden kurumlar başta, Motosiklet Federasyonu olmak üzere, hala motosikletin adaletsiz ödediği ücretler konusunda somut bir sonuca gidemediler. TV ekranlarında 100 kg bir motosikletin 2000 kg bir araçla köprü ve oto yollarda aynı ücreti ödediğini anlatıyorlar, fakat sadece orada kalıyor. Bugün görevde olan çoğunluk hükümeti bir oturumda onlarca yasa değişikliği yapabildiğine göre, motosikletin önünü tıkayan olumsuz kararları da pekala düzeltebilirler.
Grafik : Tommaso Chiarolini, www.coolgraphic.co.uk
Buradan motosiklet kulüplerimize ve bağlı oldukları federasyonumuza tekrar hatırlatma yapmak istiyorum; motosiklet gümrük alım ve kullanım vergilerini yol ve köprü ücretlerini olması gereken seviyelere çekip, motosikleti Türk insanına cazip hale getirmeliyiz. Bu mesele motosiklet gezileri düzenlemekten daha önemlidir. Dikkat ediyorum bir gezi düzenleniyor, yüzlerce motosiklet köprüyü geçerken kuzu kuzu büyük araçlarla aynı parayı ödeyip geçiyor. Bu konunun daha önce protestosu yapıldı fakat resmi bir belge ile başvuru yapıldı mı gerçekten bilmiyorum. Türkiye iklim olarak bir çok bölgesinde yılın sekiz ayı motosiklete binmeye müsaittir. Motosiklet gerçek anlamda günlük hayata geçirilirse, özellikle ulaşımın sorun olduğu büyük şehirlerde büyük avantajlar sağlanır. Trafik akar, petrol tüketimi azalır, park sorun olmaz, en önemlisi trafikte bunalan insanların psikolojileri düzelir. Tafikte hepimizin her gün yaşadığı tablo şudur; otuz kişilik otobüste elli kişi üst üste sıkıntı çekerek gideceği yere ulaşmaya çalışırken, beş kişilik otomobiller coğunlukla sadece sürücüsünü taşıyor. Unutmayınız sağlıklı olan herkes eğitimini alarak motosiklet kullanabilir. Bugün dahi bir aylık ulaşıma ödenen paraların toplamı kadar taksitlerle bir şekilde bir motosiklet alınabilinir.
Motosiklet demek sadece hobi bike demek değildir. Motosiklet bir kültürdür bügün Avrupalı yaşlısı genci, zengin fakiri her yere modern scooterlerle gidiyorsa, Hindistan’daki insanlar da Bajaj Cetak denilen Vespa’nın Hindistan yapımıyla aynı işi yapıyorlar. Eğer bu kültürü biz de oturtabilirsek iş adamlarımız maksi scooterlerinin sele altlarına Lap Top’larını koyup takım elbiselerinin üstüne kasklarını takarak işlerine giderlerken, ev hanımları markete, çocuklar okula scooterleri ile niçin gitmesinler?
Bireysel taşımacılığa en pratik çözüm motosiklettir. Üstelik motosiklet genç yaşamdır.
Tolga Büyüköner
Motosikletçi
Mayıs 2004
Motorium 