Aşağıdaki söyleşi “a2teker” mecmuası 49. sayıda yayınlanmıştır.

BMW
Aşağıdaki söyleşi “a2teker” mecmuası 49. sayıda yayınlanmıştır.
Bir şeyler yazmak için önce yaşamak gerekir. Uzun süre yazmamamın sebebi malum. Yer küre üzerinde, halen çok ciddi bir pandemi yaşanıyor. Hayat alışık olmadığımız normallerle devam ediyor. Sanki doğa, hesap sorar gibi. Tarih 2020 yılını Covid-19 ile hatırlayacak.
Bu lafı yeri geldikçe ederim. Sebebi de geçmişte gerçekten çok güzel motosikletlere bindim ve bir gün hep başka bir motosiklet ile değişti. Çok büyük laf etmişim gibi görünse de bunu öğrenmem yıllar aldı. Şimdi motosikletçi arkadaşlarım arkalarına yaslanıp motosiklete aşık oldukları günden bu yana ilk tanıştığı motosikleti hala duruyormu diye bir düşünsün. İstisnalar kaideyi bozmaz ama duruyor diyeni duymadım.
Standart donanımında iki tekerlekli üstü açık rüzgar kliması ve makine ısısı mevcut, opsiyonel olarak sepeti, varsa üç tekerlekli olabiliyor. Ama dört teker olma şansı yok. Çünkü o bir motosiklet.
Doksanların başlarında, çift silindirli enduroların içerside Yamaha Süper Tenere 750, 69 beygir gücü, 220 km sürat göstergesiyle enduroların ilahıydı. Onu Honda‘nın Africa Twin 750’si ve yine Honda’nın Transalp 600’ü takip ediyordu. Bu motosikletler gercek seyahat endurolarıydı. Yani lastik desenleri fabrikadan % 50 cadde, %50 araziye uygun üretilmişlerdi.