Motosiklete Binmeden Önce

Motosiklet kullanırken takılması ve giyilmesi gereken ekipmanların önemi hakkında sanırım yazılmayan söylenmeyen hiç bir şey kalmamıştır. Buna rağmen, zaman zaman kasksız korumasız hatta şortla motosiklete binenleri görüyoruz. Geçmişte illa bir sefere mahsus bile olsa ben dahil hepimizin böyle bir hatası olmuştur.

Geçenlerde sevgili Burak Şenay arkadaşımız, her zaman ki sohbet ziyaretlerinden birinde, Bike mecmuasında okuduğu çok güzel bir sözü aktardı. Cümlenin tam Türkçe karşılığı şöyle; “Motosiklete binmeden önce ellerinizi asfalta dayayın, eğer asfalt sizin vücudunuzdan daha yumuşaksa o zaman kask ve korumalı giysilerinizi giymenize gerek yoktur.” Bir olayın önemi ancak bu kadar güzel vurgulanabilir. Geçmişte bu tarz bazı kask reklamları vardı. Son derece hafif ve sağlam olan karbon malzemeler kask yapımında kullanılmaya başlandığında, pahalı bir kimyasal olduğu için karbon-fiber karışım kaskların fiyatları oldukça yüksekti. Bir firma “Başınızın fiyatı ne kadar?” gibi bir reklam yaparak bu kaskların tanıtımını yapmıştı.

Fotoğraflar;
Türkiye Motosiklet Drag Şampiyonası, Hazerfen hava alanı

19 Eylül 2004

Motosikletin Dünya’da ki ve Türkiye’de ki gelişmesini yıllardır takip ediyorum. Gözlemlerim sonucu motosiklet son on yılda teknolojinin tepe noktasına ulaştı ve hatta hız konusunda geri dönüş bile yaparak 300 kilometre saat ile sınırlandırıldı. Bu saatten sonra rekabet güvenlik ve konfor yarışına dönmüştür. Ayrıca bu son on yıl içersinde, dünya kendisine yep yeni bir pazar bularak gelişen motosikletin paralelinde kask korumalı giysiler ve motosiklet aksesuarları üzerine müthiş bir yatırım yapmıştır.

Eskiden benim bildiğim bir kaç kask giysi veya ekzos markası vardı. Şimdi açınız herhangi bir İtalyan, İngiliz veya Amerikan motosiklet mecmuasını, hiç adını duymadığınız neler neler bulacaksınız. İçlerinde populer olmayı hak etmiş olanlar devamlı kendısini geliştirerek daha iyiyi sunmaya çalışırken, ucuz ve güvensiz mallarla motosikletçinin hayatını hiçe sayanları ayırt etmek bize kalıyor. Bu gün artık bunu yapmak internet sayesinde çok basit. Yurt dışında marka belirtilerek karşılaştırmalı test yapılabildiği için sonuçlar son derece objektiftir. Maalesef Türkiye’de böyle bir şansımız yok.

Varmak istediğim nokta şu; kaskımızı ve korumalı ekipmanlarımızı takmaktan giymekten öte gerçekten güvenli olanlarını takıp giyelim. Allah muhtaç etmesin ama bir gün lazım olduğunda, üzerimizdeki giysilerimize ve kaskımıza ayağa kalkıp şunu söyleyebilmeliyiz “Size verdiğim para yüzlerce, binlerce kez helal olsun”.

Mesela ben söylemiştim.

Şeker bayramınız kutlu olsun.

Motosikletçi
Tolga Büyüköner
Kasım 2004