Şerbet gibi bir Eylül sabahı. Günlerden pazar. Bostancı’da klasik motosiklet partisine davetliyim. Kendi dönemime ait motosikletlerle güzel vakit geçireceğim.
Cengiz Eralp, Honda NC750X
Sabah 09:00 da Bostanci’dayım. Kimse yok. Caddebostan’a geçip Suadiye oteli önü dahil sahil boyu parti alanını göremedim. Olsun dedim hava çok güzel, yol yaparım. Bostancı İDO iskelesini geçtim sağda bir Ténéré XT660Z, bir NC750X ve CRF250 Rally duruyorlar. Internet sitemin yapımcısı sevgili Ertuğrul Ortaç, kardeşi Orhan ve motosiklete yeni başlayan hala oğulları Cengiz Eralp yol yapmak üzere buluşmuşlar. Benim yalnız veya hanımla sürme adetimi bildiklerinden çağırmazlar. Ama denk geldik.
Orhan Ortaç, Honda CRF250 Rally
İznik gölü etrafından şöyle bir tur atıp döneceklermiş. Maksatları Cengiz’i yola alıştırmak. Arzu edersen katıl dediler. Ertuğrul daha yeni YBR125 ile Venedik’ten döndü. Tarzım motosikletçidir. http://www.ortac.net ve http://www.yoldayiz.biz adreslerindeki internet sitelerinde gezilerini ve restorasyonlarını yayımlar. Olur dedim ben arkanızdan gelirim.
Yeşil Camii Çay Bahçesi
Eskihisar’dan Topçular’a geçtik daha vapurda şantiyeden çıktığımı fark ettim. Çiftlikköy’de kahvaltı edeceğiz. Cengiz’i hiç tanımıyorum. Tanımadıkla ne yola gidilir ne yemek yenir. Tek güvencem Ertuğrul ve Orhan’ın çok düzgün olmaları. Onlarda herkesle çıkmazlar. Cengiz inanılmaz positif enerjili bir arkadaş çıktı. Devamlı güleç yüzlü ve espirili. Çiftlikköy Özdilek’de kahvaltı ederken orada yazlığı olan ağabeyi Gültekin ve arkadaşı Selçuk’u da çağırmış, keyifli bir sohbetin ardından yola çıktık.
Ertuğrul çok donanımlı bir insandır. Rehberlikte mesleklerinden biri olduğu için çok güzel gezdirir. Ayrıca sakin ve telaşsız halleri etrafına huzur verir. Orhangazi’den gireceğiz İznik Yeşil Cami çay bahçesinde çay kahve molası. Sansarak köyü yoluna girip döne döne zirveye çıkıp orman içersinde kaybolmadan geri döneceğiz ve İznik gölü etrafını dolaşıp yine Orhangazi’den çıkacağız. Yalova’dan Pendik, oradan dağılacağız.
Ténéré Ténéré ‘ye karşı
Programı aynen keyifli bir şekilde uyguladık. Bana bu kadar sade bir geziyi anlatma ihtiyacı çok etkilendiğim Sansarak köyünden dolayı oldu. Transalpina veya son zamanlar hayli popüler olan Transfagaraşan tarzı tepeye kıvrıla kıvrıla tırmanıyorsun ve tırmandıkça göl manzarası güzelleşiyor. Köylünün traktörü bir iki otomobili haricinde kimse yok.
Yeşil güzel bir alanda durduk. Motosikletlerimizi stop ettik normal tonda konuşurken dört beş yaşlarında bir çocuğun susun kardeşim uyuyor ne bağırınıyorsunuz diyerek bize doğru koşmasıyla bir şaşırdık. Ertuğrul çabuk toparladı gel beraber fotoğraf çekinelim diyerek birlikte bir fotoğraf çekip oradan geri döndük.
Orhangazi’de çay molası
Sansarak köyünde insanlar halen kerpiç evlerde yaşıyor hayvancılık ve tarımla geçiniyorlar. Herkesle selamlaştık daha o selamı alırlarken çok iyi insanlar olduğunu hissediyorsunuz. Sözüm burdan dışarı çevre ve ahlâk kirliliğinden uzak mutlu mesut yaşıyorlar. Ama ben orada bir gün dahi kalırmıyım, hayır. Muhtemelen onlarda’da şehirde bir gün kalamazlar. Çok güzel fotoğraf ve video çekimleriyle sponton gelişen bu güzel geziyi yazımla anılara ekledik. Sanırım Ertuğrul’un serpiştireceği fotoğraflardan nasıl eğlendiğimizi daha iyi anlıyacaksınız. Hele Cengiz’in bizim arkamızdan NC750X ile araziye girip motosiklet kullanımındaki cesareti görülmeye değerdi.
Tolga Büyüköner
Motosikletçi
25.09.2017
Motorium 